İzlediğimden beri aklımdan çıkmayan bu filmi yazmasam ayıp olurdu... Daha ikincisini dün izledim gerçi ya :D Crows
Zero I (2007) ve Crows Zero II (2009) adında izlemiş olduğum iki adet Japon filmlerinden bahsediyorum efenim. Uzun zamandır yazmıyorum ama bu filmle
bi devam ediyim istedim. Öncelikle afişimiz...
Kısaca konudan bahsedelim: Japonya'nın varoş mahallelerinden birinde Suzuran adında bir okul var. Ama bu bizim bildiğimiz akıllı, uslu, eğitim yuvası tarzında bi okul değil. Her ne kadar o amaçla yapılmış olsada öğretmenmiş, eğitimmiş, derslermiş, hak getire! Okul tamamen öğrencilerin hakimiyetinde.. Duvarlar boydan boya grafiti yazılarla süslü, kırık dökük sıralar, camlar.. Harabeden farksız bir yer olsada neticede adı okul!
Neyse... İşte afişte görmüş olduğunuz bu gençlerde Suzuran'da hakimiyet kurmaya ve lider olmaya çalışan gençler.
Takaya Genji bir Yakuza'nın oğludur. Genji'de babası gibi Yakuza olmaya çalışmaktadır. Babası eğer Suzuran'da lider olabilirse tahtını oğluna devredebileceğini söyleyince Genji'de harekete geçer. Ancak, Suzuran'da lider olabilmek için yapması gereken zorlu bir görev vardır... O anki lider Serizawa ve çetesini yenmek... Sonrasında yanına adam çekmek ve kendi çetesini oluşturmak için çabalayan Genji, toplayabildiği kadar adamla, Serizawa ve çetesine karşı savaş açar. Serizawa kadar güçlü bir rakibi yenmek hiçte kolay olmayacaktır...
İşte Genji... Suzuran'ı ele geçirmek için çabalayan artiz, karizma abidesi Japon bey oğlum.. :D Tavırlarına, bakışlarına, dövüşürkenki hırsına hayran olduğumu söylemezsem olmaz. Gerçekten başarılı ve sağlam bi oyuncuydu... Tek problemi, babasınında dediği gibi fazla hırslı olması... Hırsı yüzünden az dayak yemedi...
İştee Suzuran'ın lideri, adamın dibi diye tabir edebileceğimiz, her anlamda onn numara beş yıldız bi adam olan, gücüyle bir çok insanın gözünü korkutmuş ve aynı zamanda o insanların hayranlığını kazanmış Serizawa! Normal şartlarda son derece ağırbaşlıdır kendileri. Mantıklı ve düşünerek hareket eder. Sinirle hareket edip kendine veya çevresindekilere zarar vermez, hatta agresife bağlayanları sakinliğiyle durdurur... Taki dövüş anı başlayana kadar... Aslına bakarsanız dövüşürkende sakindir ama accayip güçlü bi adam olduğu için karşısındaki insanın anında ağzını burnunu dağıtabilir... En sevdiğim özelliğide ağzı, burnu kan içinde dövüşürken bile sırıtabilmesidir. Dövüşme işini kendi çapında bi eğlenceye çevirir adeta.. İyidir, kraldır, liderdir, nerde, nasıl davranacağını çok iyi bilir, boyu kısadır falan ama dövüşürken devleşir adeta, çünkü o Serizawa'dır...
İkinci film ise yine aynı konu üzerine ama biraz daha farklıydı. İkinci filmde ekstradan birde Housen çetesi katılır... Normal şartlarda anlaşmalıdırlar, birbirleriyle savaşmayacaklarına dair anlaşmışlardır. Fakat gerçekleşen bir olay nedeniyle aralarındaki anlaşma sona erer ve savaş başlar... Öyle böyle bi savaş değildir ama bu dediğim...
Birde Housen'den şu altta görmüş olduğunuz bir genç var. Adı Ryo.. Çocuk tam bi erkek güzeli. Saçlarda uzun olunca tam olmuş. Cidden güzel bi yüzü var. Birde anlam veremediğim şu şemsiyesi.. Yağmur olsun veya olmasın o şemsiye her daim elindedir.
Bu adamı yazma nedenime gelince... İkinci filmde beni gerçekten korkuttu bu eşşek adam. Yahu öyle bi dövüşüyoki sanırsın en sağlam dövüşçü bile duramicak karşısında... Dövüşürken kendini kaybediyo bide, biri durdurana kadar elindeki kişinin suratını dağıtıyo resmen... Ben baya baya tırsmıştım izlerken. Ki zaten filmin sonlarında kendisi hayranı olduğu Serizawa'yla kapıştı... İki tane sağlam dövüşçünün kapışmasını izlemekte hakkaten hem güzeldi hemde korkutucuydu...
Kavga öncesi Serizawa'ya söylediği söz: "Eskiden senin hayranındım. Ama bugün Serizawa'yı yenmek benim için büyük bir onur olacak."
Konusu klasiktir aslında... Bu tarz filmleri daha öncede izlemişliğimiz vardır, defalarca çekilmiştir falan filan... Ama bu filmde bazı farklılıklar var işte. Öncelikle Japon, Çin filmlerinin abartılı dövüş sahnelerinin zerresini göremezsiniz bu filmde. Ellerinde kılıçlar, sağa sola sallayıp, havada uçarak ortalığı kan gölüne çevirmez hiçbiri. Ayakları yere sağlam basar önce. Yumruklarını sıkarlar ardından. Sonra dövecekleri adama doğru koşmaya bi başlarlar.. O buluşma anı evlere şenlik. Allah ne verdiyse, ağzına, burnuna, karnına, böğrüne, bacağına... Bıçak kullanan olursa kendi çetesinden bile olsa onu döverler hatta. Erkek ol diye bağırırlar adeta! Bıçakla değil yumruklarınla dövüş! Dövüşler gerçekten fazlasıyla gerçekçi ve etkileyiciydi.
Mesela alttaki o koşma anına dair bi fotoğraf.. Bu hıza ve hırsa buluşma anını siz düşünün artık.. :D
Son olarak benim diğer adamım Rindaman'dan bahsetmezsem olmaz... Pek belirli bi rolü yok aslında bu çocuğun. Ama onun göründüğü her an ben gülmekten kendimi alamıyodum. Çünkü gördüğünüz üzere goril gibidir kendileri. Genji karşısında böyle ufacıcık kalır işte :D
Genji iki film boyunca bu azmanı yenmeye çalıştı resmen. Adamın tek yumruğu bile onun yere yığılmasına neden oluyo.. Boyda uzun zaten, Genji naapsın bunun karşısında.. Dövüşürken bide sakin, bide sakin.. Sürekli bu şekil bakıyo Genji'ye.. :D
İşin özü gerçekten hem eğlendirici hemde düşündürücü bi filmdi.. Tamam çok fazla dövüş var, tamam gençler her haltı dövüşle çözmeye çalışıyolar, tamam dövüş iyi bişey değil falan ama filmde kaliteli olmuş be arkadaş, izlemiyimde ne yapıyım yani.. Çekim açıları, görüntülerde falanda süperdi bide... Anlatmadığım çok karakter var bide. Hepsini anlatmaya kalksam sayfalar yetmez.
Gençlik ve dövüş filmidir bu. Ağız burun dalarlar birbirlerine, hiç affetmezler. Şiddetin alası mevcuttur. Çeteler, yakuzalar falan vardır. Aralarda komik diyaloglarda vardı...
Bütün bunları bil, öyle izlemeye başla filmi... Sonra suçu bana atma... :P :D
Not: Bu yıl üçüncüsü çekilmiş. Ne zaman vizyona ve internete düşer bilmiyorum ama dört gözle ve heyecanla bekliyorum... ;)
Filme dair bir videoyla veda edeyim o zaman...
ilk fırsatta izliyorum kuzum merak ettim doğrusu hehe japon filmleri bazen fazla abartılı olabiliyo ama okul dizilerini filmlerini seviyorum japonların :D kalemine sağlık
YanıtlaSilSağolasın kuzum.
YanıtlaSilİşte bu filmi sevme nedenimde abartıdan uzak, gerçekçi olmasıydı.. Gerçekten güzel işler çıkıyo Japonlardan.. :)
Bu serinin işlenişi çok güzel diğer lise çete filmlerinden ayıran bi yönüde okul aşkı unsurunu nerdeyse hiç işlemiyo buda filmi inanılmaz izlenesi kılıyo gerçekten :)
YanıtlaSilKesinlikle! Hiçbirinin gönlünde aşka yer yok. Varsa yoksa lider olma sevdası.. :)
Sil